Bakan Pakdemirli'den Fiskobirlik'e yeşil ışık

BÖLGE GÜNDEMİ 14.04.2019 - 01:02, Güncelleme: 28.03.2022 - 16:21 2477+ kez okundu.
 

Bakan Pakdemirli'den Fiskobirlik'e yeşil ışık

Fiskobirlik'in piyasada regüle bir kurum olarak aktif olmasını istediklerini belirten Bakan Pakdemirli, bu konuda Fiskobirlik'in yanında olacaklarını söyledi.
TMO tarafından Altınordu'da düzenlenen Ulusal Fındık Çalıştayı'na katılan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, fındığın stratejik bir ürün olduğunu belirterek, Tarımda Milli Birlik Projesi kapsamında olduğuna dikkat çekti. Fiskobirlik'in piyasada regüle bir kurum olarak aktif olmasını istediklerini belirten Bakan Pakdemirli, bu konuda Fiskobirlik'in yanında olacaklarını söyledi. Bekir Pakdemirli, 600 yıldır fındık ihracatı yapan Türkiye'nin fındıktan daha çok kazanması için mamul çeşitler yapması gerektiğine işaret etti. Pakdemirli, üreticinin fındığını daha karlı satması için lisanslı depoculuğun mutlak surette devrede olması için çalışacaklarını belirtti. Toprak Mahsulleri tarafından 12-13 Nisan tarihlerinde Altınordu'da düzenlenen Ulusal Fındık Çalıştayı'na katılan Tarım Orman Bakanı Bekir Pakdemirli fındıkla ilgili olarak yaptığı konuşmasında her soruna değinmesiyle dikkat çekti. Ekrem Pakdemirli 25 Nisan'da Cumhurbaşkanına sunacakları Tarımda Milli Birlik projesi kapsamında fındığı stratejik ürün olarak gördüklerini söyledi. Bakan Pakdemirli ayrıca Fiskobirlik'le ilgili olarak bu kurumun aktif bir şekilde piyasada olması gerektiğine dikkat çekti. Pakdemirli, üreticinin fındığını ucuza satmaması için lisanslı depoculuğun olmazsa olmaz olduğuna dikkat çekti. Fındık stratejik bir üründür “Ulusal Fındık Çalıştay”nın kapanış programında bir değerlendirme konuşması yapan Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, “Yeni dönemde 25 Nisan’da Külliye’de, Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle ‘Tarımda Milli Birlik’ projemizi açıklayacağız. Bugüne kadar tarımı alt üst eden ve daha farklı bir bakış açısıyla bir tarımda önümüzdeki 5 yılın, 20 yılın ve 50 yılın haritası olabilecek, Cumhurbaşkanımızdan da ışığını aldığımız bir proje. İnşallah yeni dönemle, tarımda her konuyu ele alacağız. Tabi ki bütün bu konuları ele alırken de fındık gibi stratejik bir ürünü ele almamamız söz konusu olmaz. Karadeniz benim için hep özel oldu. Bu salonda benim aile dostlarım var. Karadeniz’e gelip, gitmek benim için hakikaten bakan olayım, olmayayım, vatandaş Bekir Pakdemirli olarak hep heyecan verici olmuştur” dedi.   Dünyanın en iyi kalite fındığı bizde Dünyanın en iyi kalite fındığının Türkiye'de olduğunu belirten Bakan Pakdemirli konuşmasını şöyle sürdürdü;  "Dünyanın en çok üretimi bizde. Tabiri caizse bu işte Türkiye’nin borusunun ötmesi lazım.  İşte o yüzden bu çalıştayları yapıyoruz. Çünkü her sene hasat zamanına yakın bir araya geliyor, tüm paydaşlar en büyük endişemiz fındığın fiyatı oluyor. Fındığın fiyatının ötesini de mutlaka konuşuyor olmamız lazım. Bugününü, yarınını ve öbür gününü konuşuyor olmamız lazım. Eğer fındıkta rekabetçiysek, 50 sene sonra da rekabetçi kalmanın mutlaka yollarını bulmamız lazım. Tabi ki burada tüm paydaşlara da görevler düşüyor. O yüzden bu çalıştaydan çıkan bu bildirgelerden çıkan sonuçlar çok önemli ve ben Bakanlıkta da bir çalışma grubu kurmaya karar verdim. Bu bilgileri gördükten sonra. Bugünden itibaren bir çalışma grubu kuracağım ve bu çalıştaydan çıkan sonuçlar tabi ki çok önemli. Fındıkta da bu çalıştayı inşallah her yıl devam ettireceğiz. Çünkü, dünyanın en büyük üreticisi olarak en üst seviyeden bizim orada temsil edilmemiz gerekiyor. Bu vesile ile de fındığımızdaki kaliteyi, verimi nasıl arttırırız, en iyi fiyatla, en iyi katma değerle nasıl değerlendirmeli mutlaka konuşuyor olmamız gerekiyor. Fiskobirlik devreye girmeli Fiskobirlik burada, ben isterim ki TMO’ya gerek kalmadan burada regülasyon görevi görsün. Tabi ki bazı şartlar yüzünden Fiskobirlik bu grevini yerine getiremiyordu ama biz de devlet olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın bize vermiş olduğu güçle, Fiskobirlik’e bu sene bir can suyu verdik. Bunun bir sonraki adımını Fiskobirlik’in atmalı, kurum olarak tek başına piyasada regüle görevi yapabilmelidir. Edemezse, yetemezse biz her zaman TMO olarak yanındayız. Fındıktan çeşit imalatlar yapalım Ben burada TMO’ya talimat veriyorum. Fındıkta farmolojik özelliklere bakalım, en aromatik özelliklerine bakalım. Bu özelliklerine dayalı çeşitler imal edelim.  Her birini ayrı ayrı pazarlamamız lazım. Her birini 10 çeşit torbaya koyup, 10 çeşit marka, 10 çeşit lezzet olarak pazarlamamız lazım ki buna da sahibiz. Bunu mutlaka yapmamız lazım. Eğer bunu yaparsak, katma değeri arttırırız. Tabi ki sadece ürünün kendisi değil, ürünün bir sonraki adımı olan Sanayi ürünü haline gelmesi ve sanayi ürünü olarak ta pazarlanması son derece önemli. Yani bunu çikolata haline getirmemiz lazım, fındık kreması haline getirmemiz lazım. Bugün aklımıza hayalimize gelmeyene ne kadar ürün varsa girişte fındık çipsi yedik mesela bunların hepsini daha da artırarak yapmamız lazım. Türkiye’yi fındık alanında daha çok kalkındırmamız lazım. Türkiye’ye mutlaka ve mutlaka daha fazla bu işten girdi sağlamamız lazım. Lisanslı depoculuk olmazsa olmaz... Fındık Türkiye’de senelik 2 ile 3 milyar dolarlara kadar ülke ihracatına katkı sunmuş bir ürün. Bu ürüne çok daha hassasiyetle yaklaşıp, çok daha stratejik olarak, ağırlıkla da ihracat ürünü olarak değerlendirmemiz gerekiyor. Tabi buralarda gerçekleştirilen artışın üreticiye pek etkisi olmuyor. Üreticiyi destekleme anlamında, fındık fiyatının artması yolunda işin gereğini yapmamız gerekiyor. Örneğin, hasat zamanı oluyor, üretici ürününü satmak zorunda kalıyor. Aradan iki ay geçiyor, fiyat artıyor. İşte müstahsilimiz burada kaybediyor. Lisanslı depoculuk şart.  Üretici ürününü lisanslı depoya bırakır, sertifikasını alırsa, o sertifika ile gidip Ziraat Bankası'ndan isterse ya da ihtiyacı varsa kredisini kullanır. Ve ileride karlı bir fiyat belirirse ürününü satar. Yani lisanslı depoculuğun en büyük faydası üreticinin ta kendisine. Olmazsa olmaz bir çalışma. O yüzden lisanlı depoculuk ile ilgili yatırımlarımızı arttırmamız lazım. Ben tekrar çalıştaya katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.”
Fiskobirlik'in piyasada regüle bir kurum olarak aktif olmasını istediklerini belirten Bakan Pakdemirli, bu konuda Fiskobirlik'in yanında olacaklarını söyledi.

TMO tarafından Altınordu'da düzenlenen Ulusal Fındık Çalıştayı'na katılan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, fındığın stratejik bir ürün olduğunu belirterek, Tarımda Milli Birlik Projesi kapsamında olduğuna dikkat çekti.

Fiskobirlik'in piyasada regüle bir kurum olarak aktif olmasını istediklerini belirten Bakan Pakdemirli, bu konuda Fiskobirlik'in yanında olacaklarını söyledi.

Bekir Pakdemirli, 600 yıldır fındık ihracatı yapan Türkiye'nin fındıktan daha çok kazanması için mamul çeşitler yapması gerektiğine işaret etti.

Pakdemirli, üreticinin fındığını daha karlı satması için lisanslı depoculuğun mutlak surette devrede olması için çalışacaklarını belirtti.

Toprak Mahsulleri tarafından 12-13 Nisan tarihlerinde Altınordu'da düzenlenen Ulusal Fındık Çalıştayı'na katılan Tarım Orman Bakanı Bekir Pakdemirli fındıkla ilgili olarak yaptığı konuşmasında her soruna değinmesiyle dikkat çekti. Ekrem Pakdemirli 25 Nisan'da Cumhurbaşkanına sunacakları Tarımda Milli Birlik projesi kapsamında fındığı stratejik ürün olarak gördüklerini söyledi. Bakan Pakdemirli ayrıca Fiskobirlik'le ilgili olarak bu kurumun aktif bir şekilde piyasada olması gerektiğine dikkat çekti. Pakdemirli, üreticinin fındığını ucuza satmaması için lisanslı depoculuğun olmazsa olmaz olduğuna dikkat çekti.

Fındık stratejik bir üründür

“Ulusal Fındık Çalıştay”nın kapanış programında bir değerlendirme konuşması yapan Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, “Yeni dönemde 25 Nisan’da Külliye’de, Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle ‘Tarımda Milli Birlik’ projemizi açıklayacağız. Bugüne kadar tarımı alt üst eden ve daha farklı bir bakış açısıyla bir tarımda önümüzdeki 5 yılın, 20 yılın ve 50 yılın haritası olabilecek, Cumhurbaşkanımızdan da ışığını aldığımız bir proje. İnşallah yeni dönemle, tarımda her konuyu ele alacağız. Tabi ki bütün bu konuları ele alırken de fındık gibi stratejik bir ürünü ele almamamız söz konusu olmaz. Karadeniz benim için hep özel oldu. Bu salonda benim aile dostlarım var. Karadeniz’e gelip, gitmek benim için hakikaten bakan olayım, olmayayım, vatandaş Bekir Pakdemirli olarak hep heyecan verici olmuştur” dedi.
 

Dünyanın en iyi kalite fındığı bizde

Dünyanın en iyi kalite fındığının Türkiye'de olduğunu belirten Bakan Pakdemirli konuşmasını şöyle sürdürdü;  "Dünyanın en çok üretimi bizde. Tabiri caizse bu işte Türkiye’nin borusunun ötmesi lazım.  İşte o yüzden bu çalıştayları yapıyoruz. Çünkü her sene hasat zamanına yakın bir araya geliyor, tüm paydaşlar en büyük endişemiz fındığın fiyatı oluyor. Fındığın fiyatının ötesini de mutlaka konuşuyor olmamız lazım. Bugününü, yarınını ve öbür gününü konuşuyor olmamız lazım. Eğer fındıkta rekabetçiysek, 50 sene sonra da rekabetçi kalmanın mutlaka yollarını bulmamız lazım. Tabi ki burada tüm paydaşlara da görevler düşüyor. O yüzden bu çalıştaydan çıkan bu bildirgelerden çıkan sonuçlar çok önemli ve ben Bakanlıkta da bir çalışma grubu kurmaya karar verdim. Bu bilgileri gördükten sonra. Bugünden itibaren bir çalışma grubu kuracağım ve bu çalıştaydan çıkan sonuçlar tabi ki çok önemli. Fındıkta da bu çalıştayı inşallah her yıl devam ettireceğiz. Çünkü, dünyanın en büyük üreticisi olarak en üst seviyeden bizim orada temsil edilmemiz gerekiyor. Bu vesile ile de fındığımızdaki kaliteyi, verimi nasıl arttırırız, en iyi fiyatla, en iyi katma değerle nasıl değerlendirmeli mutlaka konuşuyor olmamız gerekiyor.

Fiskobirlik devreye girmeli

Fiskobirlik burada, ben isterim ki TMO’ya gerek kalmadan burada regülasyon görevi görsün. Tabi ki bazı şartlar yüzünden Fiskobirlik bu grevini yerine getiremiyordu ama biz de devlet olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın bize vermiş olduğu güçle, Fiskobirlik’e bu sene bir can suyu verdik. Bunun bir sonraki adımını Fiskobirlik’in atmalı, kurum olarak tek başına piyasada regüle görevi yapabilmelidir. Edemezse, yetemezse biz her zaman TMO olarak yanındayız.

Fındıktan çeşit imalatlar yapalım

Ben burada TMO’ya talimat veriyorum. Fındıkta farmolojik özelliklere bakalım, en aromatik özelliklerine bakalım. Bu özelliklerine dayalı çeşitler imal edelim.  Her birini ayrı ayrı pazarlamamız lazım. Her birini 10 çeşit torbaya koyup, 10 çeşit marka, 10 çeşit lezzet olarak pazarlamamız lazım ki buna da sahibiz. Bunu mutlaka yapmamız lazım. Eğer bunu yaparsak, katma değeri arttırırız. Tabi ki sadece ürünün kendisi değil, ürünün bir sonraki adımı olan Sanayi ürünü haline gelmesi ve sanayi ürünü olarak ta pazarlanması son derece önemli. Yani bunu çikolata haline getirmemiz lazım, fındık kreması haline getirmemiz lazım. Bugün aklımıza hayalimize gelmeyene ne kadar ürün varsa girişte fındık çipsi yedik mesela bunların hepsini daha da artırarak yapmamız lazım. Türkiye’yi fındık alanında daha çok kalkındırmamız lazım. Türkiye’ye mutlaka ve mutlaka daha fazla bu işten girdi sağlamamız lazım.

Lisanslı depoculuk olmazsa olmaz...

Fındık Türkiye’de senelik 2 ile 3 milyar dolarlara kadar ülke ihracatına katkı sunmuş bir ürün. Bu ürüne çok daha hassasiyetle yaklaşıp, çok daha stratejik olarak, ağırlıkla da ihracat ürünü olarak değerlendirmemiz gerekiyor. Tabi buralarda gerçekleştirilen artışın üreticiye pek etkisi olmuyor. Üreticiyi destekleme anlamında, fındık fiyatının artması yolunda işin gereğini yapmamız gerekiyor. Örneğin, hasat zamanı oluyor, üretici ürününü satmak zorunda kalıyor. Aradan iki ay geçiyor, fiyat artıyor. İşte müstahsilimiz burada kaybediyor. Lisanslı depoculuk şart.  Üretici ürününü lisanslı depoya bırakır, sertifikasını alırsa, o sertifika ile gidip Ziraat Bankası'ndan isterse ya da ihtiyacı varsa kredisini kullanır. Ve ileride karlı bir fiyat belirirse ürününü satar. Yani lisanslı depoculuğun en büyük faydası üreticinin ta kendisine. Olmazsa olmaz bir çalışma. O yüzden lisanlı depoculuk ile ilgili yatırımlarımızı arttırmamız lazım. Ben tekrar çalıştaya katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberunye.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.