Kestane Balı Tehlike Altında

BÖLGE GÜNDEMİ (Ünye Kent) - Ünye Kent Gazetesi | 13.10.2020 - 21:06, Güncelleme: 28.03.2022 - 16:21 2304+ kez okundu.
 

Kestane Balı Tehlike Altında

Orman Mühendisi Mahmut Yılmaz; ''Kestane ormanlarını tehdit eden Gal Arısı üremek için erkeğe ihtiyaç duymuyor. Bir yılda onlarca kilometre yol kat ediyor. Bu böcek kestane ağaçlarının tomurcuklarını mahvediyor ve dolayısıyla kestane balımız da tehlikeye düşüyor'' dedi.
Orman Mühendisi Mahmut Yılmaz; Kestane ağaçlarına yerleşerek büyük oranda ürün kayıplarına yol açan Gal Arısı konusunda üreticileri uyardı.     Gal Arısı konusunda uzmanlardan mutlaka bilgi alınmalı ve mücadele edilmeli diyen Yılmaz; ''Zararlı böcek yumurtalarını tomurcuklara bırakıyor ve çıplak gözle görünmüyor mikroskop altında görünüyor. Faydalı bir iş yapıyorum derken ormanlara çok büyük zarar veriliyor. Sertifikalı fidanlar dışında fidan satanlardan kestane fidanı kesinlikle alınmamalıdır'' dedi.        ''Kanatlı karıncaya benziyor''     Gal Arısı dediğimiz böcek şekil itibarıyla kanatlı karıncaya benzemektedir diyen Yılmaz; ''Kuluçkasını yaprağın tomurcuğunda geçiriyor. Yaprakta yumurtamsı ur yapmakta ve ilerleyen zamanda çıkarak yaprakları yiyip başka kestanelere uçarlar. Maalesef gal arısı çok hızlı yayılmaktadır. Bu konuda vatandaşlarımızın kesinlikle bilgilenmesi gerekiyor. Kestane fidanı satan kişiler gal arısını tanımıyorsa asla o kişiden fidan almamanızı tavsiye ederim'' dedi.       ''Diğer yaygın olan hastalık ise kestane kanseri''     Yılmaz; ''Kestane ağaçlarının kurumasına neden olan şey kansere yol açan bakteridir. Hava yolu ile yayılmaktadır. Kestanelerin gövdelerinde açılan yaralar veya kesilen ağaçlar için kullanılan aletler; balta, testere ve benzeri aletlerin kullanılması. Saf alkolle dezenfekte edilmeden başka kestane ağacında kullanılması sonucu hastalık taşınmaktadır. Hastalıklı ağaç gövdesinde nokta şeklinde veya bir su akıntısı şeklinde pas renginde ağacın gövdesinde lekeler görünür. Ağaçların gövdesinde pürüzlü, kabuğu kalkmış şekilde yapı olur. Normalde kestane ağacının gövdesi pürüzsüz yapıdadır. Kestane aşısında Fransız maguvalle türünü öneriyorum. Kestane kanserine dayanıklı, meyvesi iri ve lezzeti bizim yerli kestaneden bir tık düşüktür. Kurtlanma görünmemektedir. Normalde 40 ile 50 tane yerli kestanelerimiz 1 kilo gelirken, aşıladığım kestanelerin 20 tanesi 1 kilo gelmektedir'' dedi.       ''Kestane üretiminde diğer bölgelerden daha iyi olabiliriz''     Kestane konusunda maalesef üretim tüketimi karşılamamaktadır diyen Yılmaz, ''Ülkemizde kestanede görünen kestane kanseri gal arısı ve mürekkep hastalığı nedeniyle kestane ormanlarımız çökmektedir'' dedi. Bu hastalıkları en iyi atlatan bölgedeyiz ama maalesef ciddi anlamda kestane yetiştiremiyoruz diyen Yılmaz, ''Artvin'den Sinop'a kadar hatta Sinop dahi yetiştirmektedir. Türkiye'de bu işi yetiştiren bölge Aydın ilidir. Fabrikada işleyen ilimiz bildiğimiz gibi Bursa'dır. Bursa kestanesinin işlenmesi lezzet bakımından bizimkini tutamaktadır. Sadece iridir. Eğer kestanelerimizi aşılayarak ıslah edersek gelir getirici ürün elde etmiş olur ve diğer bölgelerden öne çıkmış oluruz. Çünkü diğer bölgelerimizdeki kestanelerimiz ormanları çökmektedir. Türkiye'ye Düzce tarafından dış ülkelerden getirilen kestane fidanı sonucu fidanın tomurcuğunda gal arısını ülkemize sokmuş bulunmakta ve bilinçsiz bir vatandaşımız tarafından bu böcek bir senede 100 kilometre yol kat emekte, kestanenin yapraklarını yiyerek beslenmekte ve kestaneyi öldürmektedir'' dedi.
Orman Mühendisi Mahmut Yılmaz; ''Kestane ormanlarını tehdit eden Gal Arısı üremek için erkeğe ihtiyaç duymuyor. Bir yılda onlarca kilometre yol kat ediyor. Bu böcek kestane ağaçlarının tomurcuklarını mahvediyor ve dolayısıyla kestane balımız da tehlikeye düşüyor'' dedi.
Orman Mühendisi Mahmut Yılmaz; Kestane ağaçlarına yerleşerek büyük oranda ürün kayıplarına yol açan Gal Arısı konusunda üreticileri uyardı.
 
 
Gal Arısı konusunda uzmanlardan mutlaka bilgi alınmalı ve mücadele edilmeli diyen Yılmaz; ''Zararlı böcek yumurtalarını tomurcuklara bırakıyor ve çıplak gözle görünmüyor mikroskop altında görünüyor. Faydalı bir iş yapıyorum derken ormanlara çok büyük zarar veriliyor. Sertifikalı fidanlar dışında fidan satanlardan kestane fidanı kesinlikle alınmamalıdır'' dedi. 
 
 
 
''Kanatlı karıncaya benziyor''
 
 
Gal Arısı dediğimiz böcek şekil itibarıyla kanatlı karıncaya benzemektedir diyen Yılmaz; ''Kuluçkasını yaprağın tomurcuğunda geçiriyor. Yaprakta yumurtamsı ur yapmakta ve ilerleyen zamanda çıkarak yaprakları yiyip başka kestanelere uçarlar. Maalesef gal arısı çok hızlı yayılmaktadır. Bu konuda vatandaşlarımızın kesinlikle bilgilenmesi gerekiyor. Kestane fidanı satan kişiler gal arısını tanımıyorsa asla o kişiden fidan almamanızı tavsiye ederim'' dedi.
 
 
 
''Diğer yaygın olan hastalık ise kestane kanseri''
 
 
Yılmaz; ''Kestane ağaçlarının kurumasına neden olan şey kansere yol açan bakteridir. Hava yolu ile yayılmaktadır. Kestanelerin gövdelerinde açılan yaralar veya kesilen ağaçlar için kullanılan aletler; balta, testere ve benzeri aletlerin kullanılması. Saf alkolle dezenfekte edilmeden başka kestane ağacında kullanılması sonucu hastalık taşınmaktadır. Hastalıklı ağaç gövdesinde nokta şeklinde veya bir su akıntısı şeklinde pas renginde ağacın gövdesinde lekeler görünür. Ağaçların gövdesinde pürüzlü, kabuğu kalkmış şekilde yapı olur. Normalde kestane ağacının gövdesi pürüzsüz yapıdadır. Kestane aşısında Fransız maguvalle türünü öneriyorum. Kestane kanserine dayanıklı, meyvesi iri ve lezzeti bizim yerli kestaneden bir tık düşüktür. Kurtlanma görünmemektedir. Normalde 40 ile 50 tane yerli kestanelerimiz 1 kilo gelirken, aşıladığım kestanelerin 20 tanesi 1 kilo gelmektedir'' dedi.
 
 
 
''Kestane üretiminde diğer bölgelerden daha iyi olabiliriz''
 
 
Kestane konusunda maalesef üretim tüketimi karşılamamaktadır diyen Yılmaz, ''Ülkemizde kestanede görünen kestane kanseri gal arısı ve mürekkep hastalığı nedeniyle kestane ormanlarımız çökmektedir'' dedi. Bu hastalıkları en iyi atlatan bölgedeyiz ama maalesef ciddi anlamda kestane yetiştiremiyoruz diyen Yılmaz, ''Artvin'den Sinop'a kadar hatta Sinop dahi yetiştirmektedir. Türkiye'de bu işi yetiştiren bölge Aydın ilidir. Fabrikada işleyen ilimiz bildiğimiz gibi Bursa'dır. Bursa kestanesinin işlenmesi lezzet bakımından bizimkini tutamaktadır. Sadece iridir. Eğer kestanelerimizi aşılayarak ıslah edersek gelir getirici ürün elde etmiş olur ve diğer bölgelerden öne çıkmış oluruz. Çünkü diğer bölgelerimizdeki kestanelerimiz ormanları çökmektedir. Türkiye'ye Düzce tarafından dış ülkelerden getirilen kestane fidanı sonucu fidanın tomurcuğunda gal arısını ülkemize sokmuş bulunmakta ve bilinçsiz bir vatandaşımız tarafından bu böcek bir senede 100 kilometre yol kat emekte, kestanenin yapraklarını yiyerek beslenmekte ve kestaneyi öldürmektedir'' dedi.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve haberunye.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.