Gastroenterit yaşlı ve bağışıklığı zayıf kişilerde ağır seyredebilir

Gastrointestinal enfeksiyonların mide ve bağırsakları içeren gastrointestinal sistemi etkileyen bir grup tıbbi durum olduğunu söyleyen uzmanlar, en büyük nedeninin virüsler, bakteriler parazitler ve mantarlar olabileceğini söylüyor. Gastroenteritin karın ağrıları, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli ettiğini söyleyen Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer, hastalığın genellikle kendiliğinden geçtiğini ancak kişi yaşlıysa, immün sistemi zayıfsa ve fazla yorulmuşsa hastalığın biraz daha ağır seyredebileceğini söylüyor. Atamer, gastroenteritten korunabilmek için özellikle hijyen koşullarına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Aytaç Atamer son dönemde gündemde olan gastroenterit hakkında bilgi verdi.

“En çok görülen gastroenterit nedeni viral olanlardır”

Gastrointestinal enfeksiyonların mide ve bağırsakları içeren gastrointestinal sistemi etkileyen bir grup tıbbi durum olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Bunun en büyük nedeni genelde virüsler, bakteriler parazitler ve mantarlar olabilir. En çok görülen gastroenterit nedeni viral olanlardır. Viral olanlar içerisinde en çok çocuklarda rota virüsü, büyüklerde norovirüsü enfeksiyonlarına bağlı olabilir. Bunun dışında bakteriler olabilir. Nadir olarak mantarlar da gastroenterite neden olabilir.” dedi.

Karın ağrısı, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli eder

Gastroenterit oluşmasının en büyük nedeninin kirli gıda ve sıvı tüketilmesi olduğuna dikkat çeken Atamer, “Gastroenterite yakalanmış kişilerle yakın temas sonucunda da gastroenterit tablosu oluşabilmektedir. Gastroenterit dediğimiz durumda genelde karın ağrıları, bulantı, kusma ve ishal ile kendini belli eder.  Eğer klinik tablo ağırsa sıvı kaybına bağlı olarak da halsizlik, yorgunluk, baş dönmeleri, kas ağrıları, ateş gibi ek bulgular olabilir.” uyarısında bulundu.

Yaşlı ve bağışıklığı zayıf kişilerde ağır seyredebilir

Gastroenteritin genellikle kendiliğinden geçebilen bir hastalık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Aytaç Atamer, “Özellikle sıvı kaybı ne kadar fazla olursa şikâyet o kadar artmaktadır. Genellikle kendini sınırlayan 24-48 saat içinde giderek azalan bir durumdur. Ancak kişi yaşlıysa, immün sistemi zayıfsa, fazla yorulmuşsa ve yorgunsa hastalık biraz daha ağır seyredebilir. Genel olarak tedavisinde ishal engelleyici ilaçlar, antibiyotikler yer almakla birlikte en önemlisi ağızdan yeteri kadar sıvı almak klinik durumu ağırsa damardan sıvı tedavisi ile hastalık şikayetleri azalabilmektedir.” şeklinde konuştu.

Korunmak için hijyen koşullarına dikkat edilmeli

Gastroenteritten korunabilmek için özellikle hijyen koşullarına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Aytaç Atamer sözlerini şöyle tamamladı:

“Temiz gıda alınmasına dikkat edilmeli, vücut direncini düşürecek durumlardan kaçınılmalı. Aşırı yorgunluk ve dikkatsizlik sonucunda hijyen koşulları yetersiz olunca da oluşabilir. Özellikle fazla gezen, fazla yerlere giden yedikleri gıdalara özen göstermeyen ve yorgunluk nedeniyle zayıflayan kişilerde daha fazla oluşmaktadır. Genellikle hastanede yatışa gerek kalmaz ancak çok ilerleyen vakalarda damarlardan sıvı vererek ilaç tedavisiyle tedavisi mümkün olan bir hastalıktır.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı