Metiner, İmamoğlu’nun yaşadığı süreci Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte karşılaştığı siyasi yasakla kıyasladı. Paylaşımında, siyasetin yargı eliyle dizayn edilmesine karşı çıktığını vurgulayan Metiner, “Geçmişte Reis’e yapılanın aynısına bugün bir başkasına karşı çıkmamak ilkesizlik olur” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu’nun 'Ahmak Davası'

Ekrem İmamoğlu, 2019 yerel seçimleri sürecinde Yüksek Seçim Kurulu (YSK) üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılanıyor. Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi, İmamoğlu'na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve 5 yıl siyasi yasak cezası vermişti. Bu dava, muhalefet ve İmamoğlu cephesinde büyük yankı uyandırırken, davasının istinaf aşaması devam ediyor. İmamoğlu’nun cezasının onanması durumunda siyasi yasakla karşı karşıya kalabileceği ve bu durumun Cumhurbaşkanlığı adaylığını etkileyeceği konuşuluyor.

"İmamoğlu'nun Açıklamaları"

Ekrem İmamoğlu, Sancaktepe’de katıldığı bir açılışta, davasına ilişkin olarak bu süreci “tam bir sefillik” olarak nitelendirdi. Dava hakkında genel başkanın açıklamalarda bulunacağını belirten İmamoğlu, davasını partinin üst düzeyde ele aldığını vurguladı. Bağımsız Ankara Milletvekili Yüksel Arslan’ın eleştirilerine ise, Mansur Yavaş’ın yeterli yanıt verdiğini söyledi.

"Metiner’in Yargı ve Siyaset Eleştirisi"

Mehmet Metiner, yargı eliyle siyaset dizaynının geçmişte de yanlış olduğunu, bugün de aynı şekilde kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Erdoğan’ın da bir dönem aynı şekilde mağdur olduğunu hatırlatan Metiner, İmamoğlu'nun yaşadığı durum karşısında aynı tavrı sergilemenin ilkesizlik olacağını vurguladı. Metiner’in bu açıklaması, İmamoğlu'na dair sürecin siyasi boyutlarını da yeniden gündeme taşıdı.

"Siyasi Yasağın Gölgesinde CHP Toplantısı"

CHP'nin de İmamoğlu davasını dikkatle takip ettiği biliniyor. Bu doğrultuda, parti yetkilileri ve İmamoğlu'nun avukatları bir araya gelerek durumu değerlendirdi. İmamoğlu, davanın sonuçlarının siyasi etkileri olacağını belirttiği açıklamalarında, Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda da tartışmaların sürdüğünü kaydetti.

İmamoğlu’nun davası, Türkiye’de siyasetin yargı eliyle şekillendirilmesi üzerine uzun süredir devam eden tartışmaları yeniden alevlendirdi. Özellikle Metiner’in Erdoğan dönemine atıf yaparak yaptığı bu açıklama, hem AK Parti içindeki yargı-siyaset ilişkisi eleştirisini hem de muhalefetin dava sürecine karşı verdiği tepkileri daha geniş bir çerçevede değerlendiriyor.

"Ahmak Davasının Geleceği ve Siyasi Yansımalar"

İmamoğlu'nun davasının istinaf sürecinin sonucunun, hem İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki görevini hem de muhalefetin Cumhurbaşkanlığı adaylık tartışmalarını etkileyebileceği konuşuluyor. Dava sonucunun siyasi yasak getirmesi durumunda, İmamoğlu'nun gelecekteki siyasi kariyerine dair belirsizlikler artacak.

İBB Başkanı İmamoğlu’nun siyasi kariyerini yakından etkileyen bu süreç, Türkiye siyasetinde yargı ve siyaset ilişkisine dair tartışmaları daha da derinleştiriyor.

Kaynak : PHA