‘Beni Bu Olayların İçerisinden Kurtarın’

Ordu ve Samsun'da, 12 kişiyi öldürdüğü iddia edilen seri katil zanlısı Mehmet Ali Çayıroğlu (46), Senayi ve Ümit Türedi çiftinin öldürülmesiyle ilgili görülen davanın dördüncü duruşmasında, suçlamaları kabul etmeyerek, "Elinize ayağınıza düştüm. Beni bu olayların içerisinden kurtarın" dedi.

Akkuş’ta şarküteri işleten Mehmet Ali Çayıroğlu, 2018 yılında 2 ayrı gasp olayının ardından yakalanıp, gözaltına alındı. Devam eden soruşturmada, Ordu ve Samsun'da 12 kişinin ölümüyle bağlantısı olduğu ortaya çıkan Çayıroğlu, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Genişletilen soruşturmada Mehmet Ali Çayıroğlu'nun 19 Ocak 2018 günü cezaevinden çıktığı, ilk cinayeti 10 Şubat 2018'de işlediği saptandı. Çok sayıda suçtan sabıkalı olan Mehmet Ali Çayıroğlu’nun 12 kişiyi yangın çıkararak, silahla ve zehirleyerek öldürdüğü belirlendi.     8 CİNAYET DOSYASI ÜNYE'YE GÖNDERİLDİ       Ordu'nun Akkuş ve Ünye ilçelerinde işlenen 9 cinayetle ilgili soruşturma Akkuş Cumhuriyet Savcılığı'nca yapıldı. 8 cinayet ile ilgili soruşturmasını tamamlayan savcılık, dosyayı Ağır Ceza Mahkemesi bulunan Ünye Adliyesi'ne gönderdi. Ünye Cumhuriyet Başsavcılığı da Mehmet Ali Çayıroğlu hakkında 'yangın çıkarmak suretiyle eziyet çektirerek tasarlayarak öldürmek', 'gasp' ve 'yağma' suçlarından 8 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 60 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırladı. Tamamı 2018 yılında işlenen 8 cinayetle ilgili hazırlanan iddianame, Ünye Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.       TANIKLAR DİNLENDİ       8 cinayet arasında yer alan Senayi ve Ümit Türedi çiftinin öldürülmesiyle ilgili tutuklu sanık Çayıroğlu hakkında 'yangın çıkarmak suretiyle eziyet çektirerek, tasarlayarak öldürmek’, 'gasp' ve 'yağma suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen davanın dördüncü duruşması yapıldı. Ünye Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya sanık Mehmet Ali Çayıroğlu, tutuklu bulunduğu Elazığ T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan SEGBİS ile katıldı. Bir önceki duruşmada Çayıroğlu'nun tanıkların dinlenmesini talep etmesi üzerine Hasan K. ile Bilal K.'nın ifadelerine başvuruldu.       ‘BANYODAN AĞIR KOKU GELİYORDU’       SEGBİS üzerinden duruşmaya katılan tanık Hasan K., "Maktuller Ümit-Senayi Türedi'yi aynı köyde olmamız üzerine tanıyorum. Sanığı da olay tarihinden 1 ya da 1,5 ay önce köye gelmesi üzerine ben ve babamdan hayvan almak istemesi nedeniyle tanıyorum. Ben ve babam kendisine hatırladığım kadarıyla 2.100 TL karşılığında düve sattık. Sanık daha sonra Karaçalı Mahallesi'nde çiftlik kuracağını ve bu nedenle kendisine çoban lazım olduğunu, bana çalışıp çalışamayacağımı sordu. Ben de ne kadar maaş vereceğini sorduğumda 2 bin TL vereceğini söyledi. Bu ücrete çobanlık yapmam dediğimde 3 bin TL ve sigorta yapılması halinde çalışabileceğimi söyledim. Daha sonra sanıkla çalışacağım çiftliğe gittik. Çiftliğin çevresini telle çevireceğini söyledi. Bunun üzerine bir takım işlerim olduğunu 15 gün sonra çalışabileceğimi söyledim. Daha sonra Senayi ve Ümit Türedi'nin cenazesi olduğu gün çiftliğe gittim. Etrafın telle çevrilmediğini gördüm. Bunun üzerine hayvanları sokakta otlatamayacağını belirttim. Maktullerin cenazesinin olduğu gün eşim ve bir çocuğumla çiftlikte 1 gece kaldım. Çiftlikte kaldığım süre içerisinde 2 erkek genç çakışan vardı. Sanık bunları yeğenleri olarak tanıttı. Ben maktullerin kim kim tarafından ne şekilde öldürüldüğüyle bilgim bulunmamaktadır" diye konuştu.       Hasan K., çiftlikte kaldığı sürede eşinin banyodan ağır koku geldiğini, bu yüzden eşinin rahatsız olması nedeniyle çiftlikten ayrıldıklarını sözlerine ekledi.       Mahkeme başkanının 'çiftlikte silah veya tüfek gördün mü' sorusu üzerine Hasan K., "Hatırladığım kadarıyla çiftlikte 4 tüfek vardı. Tüfeklerden 2 tanesi uzun namlulu kısa namluluydu. 1 tanesi kısa namlulu tek kırmaydı ve bir tanesi de otomatikti. Otomatik olan bozuktu" şeklinde cevap verdi.       Tanık Hasan K., sanık Mehmet Ali Çayıroğlu'nun maktullerin uyuşturucu alışverişi yaptığı iddiasına ilişkin ise bilgisinin olmadığını beyan etti.       SATIN ALDIĞI TAVUKLARIN PARASINI ÖDEMEMİŞ       Diğer tanık Bilal K. ise, sanığın kendisinden tavuk alması üzerine tanıştıklarını kaydederek, “ Ben huzurdaki sanık Mehmet Ali Çayıroğlu ve maktulleri tanımıyorum. Maktullerin öldürülmesine ilişkin eylemin kimin tarafından ne şekilde yapıldığına yönelik herhangi bir bilgim bulunmamaktadır. Ben Tekkiraz Mahallesi’nde pazarcılık yapmaktayım. Pazarda canlı tavuk satışı yaparak geçimimi sağlamaktayım. Huzurdaki tanığa tarihini hatırlamadığım bir zaman diliminde müşteri olarak pazardan kendisine bir ay arayla 100’er canlı tavuk sattım. Sanık ilk parti tavukların parasını ödemiştir ancak ikinci parti sattığım tavukların parasını ödememiştir. Daha sonra sanığın tutuklu bulunması nedeniyle savcılıktan izin alarak sanığı kaldığı cezaevinde ziyaret ettim, tavukların parasını istedim. Bana Mustafa T. İsimli şahısın tavukların parasını vereceğini söyledi. Mustafa T. İle telefon görüşmesi yaparak tavukların parasını istedim. Fakat Mustafa T., sanığın kendileri ile bir bağlantıları olmadığını, tavuğu kime sattıysam ondan parasını almamı söyledi. Bunun üzerinde jandarmanın bilgisi dahilinde muhtarla giderek çiftlikten tavuklarımı geri aldım” ifadelerinde bulundu.       Bir diğer tanık olan Mehmet Ali Çayıroğlu’nun yeğeni İdris Çayıroğlu ise, tanıklık yapmak istemediğini belirterek mahkemeden ayrıldı.       ‘BENİ BU OLAYLARIN İÇİNDEN KURTARIN’       Tanık ifadelerinin ardından son sözleri alınan Çayıroğlu, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, “Elinize ayağınıza düştüm. Beni bu olayların içerisinden kurtarın. Savunmamda da belirttiğim gibi herhangi bir sebeple maktullerin öldürülmesine ilişkin eyleme katılmadım. Bu nedenle beratıma karar verilmesini ve tutuklu bulunduğum süre göz önüne alınarak tahliyeme karar verilmesini istiyorum” dedi.       Mahkeme heyeti, dosyadaki eksik hususların giderilmesini ve sanığın tutukluluk halinin devamını kararlaştırıp duruşmaları erteledi. Öte yandan tutuklu sanığın, işlediği diğer cinayetlere ilişkin soruşturmaların ise sürdüğü öğrenildi.