Fındık Karadeniz’in duygusalıdır.
Dokunan er yada geç yanar. Ülkemizin seçim sathında olduğu bu günlerde siyasiler çeşitli vaatlerde bulunmaktalar.Şu ana kadar Sayın İnce’nin “15 TL vereceğim” açıklaması dışında net ifadelerle Fındık ile ilgili bir açıklama gelmedi.
Sayın Cumhurbaşkanımızın ayın 13’ün de Ordu mitingi var. Üretici büyük bir dikkatle beklemektedir.
Dikkat ediyoruz da Fındıkla ilgili değerlendirme yapanlar ürün teri ile alın terini yani fındığın mahsül olarak karı ile işçilik karını birbiri ile karıştırmaktadırlar. Üretici fındık baronlarının elinde oyuncak olmaktan kurtarılmalıdır.
Fındıkta Ziraat Bankası destekli lisanslı depoculuk teşvik edilerek hayata geçirilmelidir. Malum fındığın en büyük sorunlarından biriside emanettir. Üretici fındığını doğru koşullarda muhafaza edemeyip kendisi de depolayamamaktadır. Bu yüzden iyi kurutulmuş, iyi seçilmiş Fındık kendir çuvala konularak depoya verilmeli verdiği ürünün 60’ı kadarı sadece ürün teminatlı yıllık 5 ziraat Bankası tarım destek kredisi verilerek üretici tüccarın ve Fındık baronlarının eline düşmekten kurtarılmalıdır. Emanete Fındık alan tüccar aldığı emanet kadar banka teminatı göstermeli üreticinin eline sadece beyaz kağıda kaşe vurmak yerine teslim aldığı ürün miktarı kadar teminatı çiftçiye teslim etmelidir.
Devletimiz fındığı stratejik ürün kapsamına almalı Ve mamul haline gelmesi için fındığı işleyecek dev bir entegre tesisi bölgeye kurmalıdır. Arge çalışmaları için fon kurmalı ürünü çeşitlendirmelidir. Ziraat odaları bölgede çok daha aktif hale getirilerek Tarım İl Müdürlüğü koordinasyonunda üretici bilincini artırılmasına katkıda bulunmalıdır. Fındık üreticisi de ürününe sahip çıkmalı ve ekmeği için çok daha büyük mücadele vermelidir. Bölge insanının ana geçim kaynağı olan Fındık sadece bir mahsül değildir.
Fındık; Eş İş Aş ve geleceğimizdir.
Saygı ve muhabbetimle.